“Book Descriptions: Paperback. 13,00 / 19,50 cm. In Turkish. 408 p. Kapak Tasarim : Tarik Kirpi Hazirlayan : Ahmet Yurtkul Atalarimiz ne yiyordu? Besinlerini ilk kez ne zaman pisirdiler? Et yemek ile ataerkil siddet arasinda bir iliski var mi? Içinde bulundugumuz uygarlik bir bugday ve ekmek uygarligi mi? Yasam ne zamandan bu yana ekmek kavgasina dönüstü? Antikçagin sofralarinda neler vardi? Ne yiyorsan o musun yoksa neysen onu mu yiyorsun? Zenginin söleninden, fakirin ekmegine kadar sinifsal sofra savaslari… Ilerlemeci bilim uzun yillar insanin tarihsel yolculugunun, karnini doyurmakta güçlük çeken akilsiz hayvandan, modern, akilli, tok bir varliga dogru oldugu öyküsünü anlatti. Avci-toplayicilari, tüm gün karinlarini doyurma pesindeki yari-aç ilkeller olarak betimleyen bu bilimsel söylem, elde edilen arkeolojik veriler isiginda nihayet terk edilmeye baslandi. Yiyecek bulmak için özel bir zamana dahi gereksinim duymayan, günlük hareketliligi içerisinde karsisina çikan yiyeceklerle karnini doyuran avci toplayici insana kiyasla modern insanin yasami, yemek üzerine kuruludur. Bu “yemek” uygarlasma süreci boyunca öylesine bir dönüsüm geçirir ki, insani dogadan ve birlikte evrimlestigi diger tüm canlilardan ayirir. Evcillesip, kentcillesmis insanin midesi bedeninden tasar. Yemek artik sinifsal bir ayraçtir ve bu yolda istah da uygarlasmistir. Ismail Gezgin’in milyonlarca yillik insan-besin iliskisi üzerine düsündügü bu çalismada, atalarimizin ne yediginden baslayarak bugday uygarligina, ilk evcil tohumlardan hayvan yemeye, antikçagin ataerkil sölenlerinden lezzet tüccarlarina, yemegin iktidarla dogrudan bagina, farkli çaglardan geçerek ve türlü türlü sofralara konuk olarak taniklik ediyoruz.” DRIVE